17 Kasım 2008 Pazartesi

İlhami

Sanki bir yerlere götürüyor... Ya da geldiğimiz yerlerin muallaklağını azaltıyor:)

Yazar demiş ki:

"Oysa berber, buna karşı çıkarcasına bir sigara yakmıştı az önce;derin bir nefes çekerek bir süre çevresine bakmış, sonra da kendi kendine, bir oturuş biçiminin içinde aynı anda kaç kişi oturur diye sormuştu. O saatte aklını böyle bir soruya takmasını saçma bulmuştu gerçi, gene de aynı duruşun içinde duran binlerce insanı düşünmekten kendini alamıyordu. Ona göre binlerce kişi, ayrı ayrı yerlerde birbirinden habersiz binlerce duruşu tekrarlıyordu böyle, binlerce duruşu bedenlerini köprü kılarak geleceğe taşıyordu. Aynı anda yolda yürümekten başka çaresi olmayan tuhaf birer yaratıktı insanlar; tekrarların tekrarlananın örtüsü olduğunu anlayamadan, aynı el sallayışların, aynı gülüşlerin, aynı yürüyüşlerin ya da aynı oturuşların içinden geçe geçe damaklarına bulaşan uzak bir serüven tadıyla dönüp dolaşıp aynı noktada yaşıyorlardı.

Berber, sigarasından derin bir nefes çekti yeniden; gözlerini hafifçe kapamış, o anda o andaki oturuş biçiminin içinde kimlerin bulunduğunu düşünüyordu."
...

Hasan Ali Toptaş "Gölgesizler"

Hiç yorum yok: